Kızım Sana Söylüyorum Gelinim Sen İşit!.. Özgür Özel’e “Mesaj Suikastı” mı?..
Medyaradar analisti Atilla Akar, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’e oturduğu sitedeki havuzun makine dairesinde elektrik çarpması olayına çok farklı bir açıdan yaklaştı…
Efendim; söylemekten dilimde tüy bitti. Artık tekrar etmekten bıktım. Çok garip bir kulvara girdik. Burada türlü hileler, entrikalar, operasyonlar ve suikastlar gündeme gelebilir. Ülke çığırından çıktı ya da çıkmak üzere. Suikast dedim de illa tabanca, tüfek, bomba gibi açık yöntemlerle olması şart değil. Trafik kazaları, zehirlenme, kalp krizi geçirtici farmakolojik yüklemeler, hastalık yapıcı mikroplar enjekte etmeler, uçak, helikopter kazaları, vb gibi gizli yolları o kadar çoktur ki hayret edersiniz. Yıllardır bu gibi olayların izini sürüyorum. Misyon edindim…
Soru Sormayan Ancak Cahiller ve Ahmaklardır!..
Övünmek için değil ama tekrar söylemek zorundayım. Dünyada ve Türkiye’de olmuş bütün bu gibi suikastları incelemiş ve “Gizli Suikastlar / Şüpheli Ölümler” başlıklı birde kitabın yazarı olarak bunlar beni hiç şaşırtmıyor. Nasıl sinsi yol ve yöntemlerle yapıldığını biliyorum çünkü.
O yüzden bu gibi olaylar sonrası soru sormayan ve ülkemizde –maalesef- mebzul miktarda bulunan her düzeyde yetkili / yetkisiz herkese daha baştan aptal ve cahil gözüyle bakıyorum artık. Onlar benim gibileri “Paranoyak” olarak etiketlemeye devam edebilirler. (Bu ülkenin güvenlik ve istihbarat kurumları ne işe yararlar bilmiyorum. Önemli kamu yöneticisi ve siyasetçilerini bu konuda aydınlatacak brifingler verebilirler örneğin. Tabii önce kendileri aydınlanmaları şartıyla!) Bu gibiler büyük danışman ya da güvenlik dâhisi ayaklarında dolaşabilirler!..
Havuz Elektriğinde “Derin Şalterci” İzleri mi?..
İşte Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’e oturduğu sitede yer alan havuzun makine dairesindeki arıza ile ilgilenirken elektrik çarptığını duyduğumda ilk bunları düşündüm. Kafamda şiddeti “Acaba” fırtınaları esti. Burada bir el devreye girmiş olabilir miydi? Çarpan elektrik miydi yoksa devletin derinlerindeki başka bir akım mı?
Hiç şüphesiz öylesine bir ülkede yaşıyorduk ki ya kimse görevini tam yapmıyordu ya da öylesine sallapati yapar gibi yapıyordu ki hiç yapmasa daha iyiydi. Dolayısıyla havuzun makine dairesiyle de doğru düzgün ilgilenilmemiş olabilirdi. (Üstelik düşünsenize belediye başkanının oturduğu sitede, diğerlerini siz düşünün!) Türkiye bir cahiller, öngörüsüzler, kuralsızlar, beceriksizler ve ahmaklar ülkesiydi. (Bu sitenin bir yöneticisi, yönetimi yok muydu? O havuzun bir bakım firması bulunmuyor muydu?) Bir havuz bakımı niçin istisnası olsundu ki? Havuzun bir görevlisi mevcut değil miydi? Niçin koskoca başkan ilgilenmek zorunda kalıyordu?
Bu anlamda olay “normal bir kaza” , “ihmalkârlık”, eskimiş ve yıpranmış tesisat sorunu, vb olabilirdi. Nitekim Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) üyelerinden oluşan bir heyet görevlendirilmiş. EMO heyeti ilk tespitlerini açıklamıştı: “İlk bulgulara göre, elektrik tesisatında ve koruma ekipmanlarında paslanma gözlemlenmiş olup, elektrik odası tasarımında ıslak hacimler için uygun olmayan ciddi sorunlar görülmüştür. Yoğun nem sonucu motorda kaçak olduğu ve koruma ekipmanlarının görevini yapmadığı anlaşılmaktadır.”
Kızının Enteresan Paylaşımı!..
Bu arada Ferdi Zeyrek’in kızı Nehir Zeyrek’in sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım bir suikast girişimi olduğu iddiaları yönündeki soru işaretlerini güçlendirdi. Nehir Zeyrek, kaçak akım rolesinin olmadığını ya da kapatıldığını dile getirdi. Kasıtlı bir ihmali ima eden Zeyrek şunları söylemekteydi:
“Kaza İhtimali… Dün sağlıklı bir şekilde kendimi ifade edemediğim için olayları baştan anlatmak istiyorum. Babam, 5 haziran tarihinde tesisten sorumlu adamla yanımda konuştu. babamın, bir şeylerin yolunda gitmediğine dair şüpheleri vardı. Şahıs, her şeyin yolunda olduğunu söyledi. Babam ısrarcı olamadı. 6 haziran tarihinde, babam motorun çalışmadığını söyledi ve yalnızca motoru çalıştırmak için akşam saatlerinde — yanında telefonu bile olmadan (telefon ışığı kullanma gereği duymadığı için) — kazan dairesine indiğinde, babamı bacağından elektrik çarpıyor. Bacağına çarpması önemli, çünkü eğer şahsın söylediği gibi babamın eliyle yaptığı bir şey olsaydı, elektrik onu bacağından çarpmazdı. Biz durumu fark ettiğimizde babamın yanına gittik ve hâlâ elektrik çarpıyordu. yani kaçak akım rölesi (elektrik çarpması durumunda elektriği kesen cihaz) ya yoktu ya da çalışmıyordu. Ayrıca şalterin atmaması için voltajın bilerek artırıldığı konuşuluyor. Bu sadece bir iddiadır. Ama eğer gerçekten böyle bir şey varsa, bunun adı ihmal değil, insanların canını hiçe saymaktır. Babam yoğun bakımda, uyuyor. Dualarınızı eksik etmeyin. Sorumlular cezalarını çeksin."
Üstelik Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, daha önce, 2024 yılı sonunda görevi dolayıyla tehdit edildiğini ve suç duyurusunda bulunduğunu söylemişti. Zeyrek, "Bu koltukların böyle bedelleri olabiliyor. Çünkü ben buraya geldikten sonra rantın önüne geçtim. Haksız ihale alanlarının hepsinin önüne geçtim. Bununla ilgili de insanı yalan yanlış iftiralarla, ailesiyle tehdit ediyorlar. Geçen hafta böyle bir olay yaşadık. Genel Başkanımla da konuştum. Genel Başkanım da dedi ki; bu koltuklarda oturuyorsan bunlara alışman gerekiyor diye. Doğru bir yaklaşımdı. Ama buradan şunu söyleyeyim; ben ne istedikleri ihaleleri vereceğim ne tehditlerle benden istenen paraları vereceğim" diyecekti.
Şüphesiz olay eğer planlı bir suikast ise “Rant odaklı” da olabilirdi. “Kesinlikle değildir” de diyemem “Kesinlikle öyledir” de diyemem. İhtimaller dahilindedirler ve mümkündür. Şaşırmam!..
Asıl Mesaj Özel’e mi?..
Lakin benim sezilerim “Başka türlü” de olabileceğini söylüyor. Bazen hedefte başka kişi görünür ama onun üzerinden başkasına mesaj verilir. Dolayısıyla şüphesiz yanılabilirim ama aldığım koku bu yönde. Şimdi…
CHP Genel başkanı Özgür Özel, bir süredir devlette birilerini rahatsız ediyordu anlaşılan. Bu rahatsızlık Saraçhane mitinginden beri giderek büyüyor. Ardından gelişen ve büyük kitlesellik kazanan seri haldeki CHP mitingleri söz konusu derin yapıdaki tedirginliği arttırıyor. Özel’in gençliği ve toplumu kışkırttığını düşünüyorlar. Özgür Özel hiç umdukları gibi çıkmadı. Başlarına bela oldu. Az biraz yaramazlık yapmasına göz yumabilirlerdi belki ama o kitleleri peşinden sürüklemeye başlayınca “Tehlikeli” sınıfına alındı.
“Bak Bu Seninde Başına Gelebilir!..”
Nitekim Özgür Özel’de bunun farkında ve son zamanlardaki asabi ve oldukça sert konuşmalarının asıl sebebi bu. Belki uyarılar aldı. O da “Görüyorum ve yılmadım” mesajı veriyor ihtimal ki. Ama bu gibi odaklar yıldırana kadar adamla uğraşırlar maalesef. Kimi kez kendi ile, kimi kez ailesi, çocuğu, yakını, arkadaşı, vb ile tehdit ederler. O yüzden bu işler üzeri örtülmüş delillerle değil mantıksal delillerle çözülür!..
Bazen ise bir şey yaparlar ve “Anlamanı” beklerler. Bu da o tarz bir olaya benziyor. “Bak bu seninde başına gelebilir” mesajıdır inceden. Onların gözünden köprüden önceki son çıkış da denebilir. Artık açık suikast tertiplemeleri imkânsız değil ama biraz zor. Fakat “Gizli suikast” yapabilirler. Artık koşullar neye elverirse!..
Bu “Dil” in Tercümesi Zor!..
Nitekim Saldırgan Selçuk Tengioğlu'nun saldırması bir uyarıydı aslında. Ailesiyle de tehdit ettiler. Özel belli ki yılmadı. Şimdi –kesin diyemem ama- arkadaşı ve Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek üzerinden dozu artmış bir “Operasyon” geliştirmiş olabilirler. Kaza gibi görünmesini istedikleri bir suikast ayarlamış olabilirler. Böylelikle Özel’e “Aynısını ya da benzerini sana da yaparız” demek istiyor olabilirler. Şehir Manisa, Ferdi Zeyrek başkanı ve arkadaşı mesaj tamamlanıyor. Bu “dil” epey acayip ve tercümesi zor biliyorum!..
İsteyen “Abartıyorsun” diyebilir. Bu işlerin doğası zaten sırlıdır. Yanılma payımla birlikte içgüdülerim bana bunu söylüyor. Bakın gördünüz mü gene Sherlock Holmes’lüğüm tuttu işte!..
08. 06. 2025
NOT: Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ferdi Zeyrek’e geçmiş olsun diyor ve acil şifalar diliyorum…