Habertürk’te Kaynayan Kazanlar ve Kenan Tekdağ’a Tenzili Rütbe! KRT TV’de Kronikleşen Maaş Krizi…
"Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir." der Herakleitos. Bu söz, bugünlerde Türk medya dünyasında yaşanan dönüşümleri anlatmak için oldukça uygun. Ciner Yayın Holding’in Can Grubu’na devriyle başlayan yeni dönem, sadece bir mülkiyet değişikliği değil, aynı zamanda medya sektöründe yeni bir düzenin habercisi gibi görünüyor.
Sevgili okurlar, bugün sizlere, bu değişimlerin en sıcak örneklerinden biri olan Can Medyadaki (ben şimdilik böyle anayım istiyorum) gelişmeleri paylaşacağım.
Biliyorsunuz, Ciner Yayın Holding bünyesindeki Habertürk TV, Show TV, Bloomberg HT ve HT Spor gibi önemli kanalların Can Grubu’na devri 24 Nisan itibarıyla tamamlandı. Turgay Ciner böylece medya sektörüne veda ederek bir dönemi kapatmış oldu. Bu devrin perde arkasına ilişkin çok ilginç kulis bilgilerine ulaştım.
Şimdi sizlere İstanbul kedilerinin kulağıma fısıldadığı bu kulis bilgilerini paylaşacağım…
Turgay Ciner 2000 yılında Sabah Grubu'nun yüzde 50'sine ortak olarak adım attığı medya sektörüne “maden sektörüne yoğunlaşma” kararını göstererek veda etmişti. Ancak, Can Holding'e satış süreci uzadıkça uzamış ve akıllara “Acaba satış iptal mi oluyor?” sorusu gelmişti.
İddiaya göre, bu gecikmenin nedeni Kenan Tekdağ’dı.
Ben iddiaların yalancısıyım diyerek devam ediyorum…
Yıllardır Ciner Medyayı tek başına yöneten ve kendisine adeta bir ‘medya imparatorluğu’ kuran Kenan Tekdağ’ın ‘güç zehirlenmesi’ içinde olması Külliye tarafından rahatsızlık yaratıyormuş.
Hatta satış sürecinin gecikmesinin sebebi olarak da Tekdağ’ın bu tavırlarının olduğu gösteriliyor.
Can Grubu da Ankara’daki bu rahatsızlığa çözüm olarak ilk adımı Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Can’ı işin başına geçirmekle bulmuş. Bu hareket Külliye’yi keser mi bilmiyorum!
Can Holding'de Enerji Grubu Başkanlığı görevini yürüten Mehmet Can tek resmi imza yetkilisi olarak yayın grubunun bulunduğu Taksim’deki yerleşkesine konuşlanmış.
İşte bu durumun, yıllardır medya sektöründe istediği gibi at koşturan Kenan Tekdağ’ı rahatsız ettiği söyleniyor.
Tekdağ ‘istifa eder mi?’
Ben bol sıfırlı maaşını bırakıp istifa edeceğine hiç ihtimal vermiyorum.
Habertürk TV’deki Güç Savaşı…
Bir diğer güç mücadelesi ise Habertürk TV Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy ile Grubun Ankara Temsilcisi Fevzi Çakır arasında yaşanıyormuş! Yeni patronların bu konuda işi oldukça zor görünüyor.
Kulis bilgilerine göre, bu çatışma bir süre görmezden gelinecek ve taraflardan biri ayrılmak isterse buna müdahale edilmeyecek.
Fesihler ve Yeniden Yapılanma…
Hareketliliğin yaşandığı bir başka nokta ise insan kaynaklarıymış… Hali hazırda sözleşmeleri Ciner Medya’da olan çalışanların sözleşmeleri feshedilerek yeni şirkete geçişleri sağlanıyormuş. Bu süreçte bazı çalışanlarla da yollar ayrılıyormuş. Bu durum, çalışanlar arasında tedirginliğe yol açmış. Hayırlısı olsun diyelim…
Dijitalleşme ve Yeni Dönem…
Yapısal anlamda gözle görülür en büyük değişiklik ise medya grubunun YouTube kanallarında yaşanacak. Habertürk, Show TV, Bloomberg HT ve HT Spor’un YouTube içerikleri, İstanbul merkezli Merzigo şirketi tarafından yönetilecek. Dijitalleşme hizmetleriyle birlikte medya grubunun farklı bir yöne evrileceği anlaşılıyor.
Sevgili okurlar, medya dünyasında dengeleri değiştiren bu gelişmelerin sonuçlarını hep birlikte göreceğiz. Habertürk’teki güç savaşları, yeniden yapılanma süreci ve dijitalleşme adımları, önümüzdeki dönemde sektörün gidişatını belirleyecek gibi görünüyor. Bakalım, bu kaynayan kazanın dumanı ne kadar yükselecek? Hep birlikte izleyip göreceğiz…
Yazmazsam olmaz!
KRT TV’de Kronikleşen Maaş Krizi…
Değerli okurlar, yazıma son noktayı koymuştum ama posta kutuma ard arda düşen KRT TV emekçilerinin mailine kayıtsız kalamadım… İki çift söz söyleyip müsaadenizi isteyeceğim.
İş insanı Fırat Bozfırat’ın sahibi olduğu KRT TV’de maaş krizi tüm şiddetiyle devam ediyor. Nisan ayının maaşları ne yazık ki, çalışanların hesaplarına yatmadı!
Bu durum, hem çalışanların ekonomik sıkıntılarla boğuşmasına neden oluyor hem de işverenin verdiği sözlerin sorgulanmasına yol açıyor.
Bozfırat, kanalı satın aldıktan sonra yaptığı konuşmada, KRT TV’yi bir atılım sürecine sokacaklarını ve çalışanların maaş sorunlarının bir daha yaşanmayacağını vaat etmişti. Ancak gelinen noktada bu sözlerin tutulmadığını ve çalışanların hak ettikleri ücretlere ulaşamadığını görüyoruz. Üstelik yemek kartları olan Sodexo’ların dahi doldurulmamış olması, çalışanların en temel ihtiyaçlarını karşılamakta bile zorlandığını gözler önüne seriyor.
Burada sormazsam olmaz sorular var:
Sayın Bozfırat, bu sektörde finansal sürdürülebilirliği sağlayamayacaksanız neden böyle bir işe giriş yaptınız?
Kanalı satın alırken finansal planlamalarınızı yapmadınız mı?
Yoksa bu süreçte başka hesaplarınız mı vardı ve bu hesaplar tutmadı mı?
Her ne olursa olsun, çalışanlarınızın mağduriyetini göz ardı edemezsiniz. İnsanlar, evlerine ekmek götüremezken, gece yastığa başınızı nasıl rahat koyuyorsunuz?
Sayın Bozfırat;
"Adaletin olmadığı yerde güven olmaz; güvenin olmadığı yerde ise hiçbir şey ayakta kalamaz." - Confucius
‘Ekran Kedisi’ne ulaşmak için: [email protected]
