Bu sefer oluyor galiba! Muharrem İnce küllerinden mi doğacak?

Medyaradar analisti Atilla Akar, Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin CHP’ye katılması durumunu değerlendirdi…

Efendim; daha önceleri de birçok kez Muharrem İnce için “CHP’ye döndü, dönecek, dönüyor” gibi haberler dolaştı. Sonra ne olduysa olmadı. Sanırım müzakerelerde bazı pürüzler çıktı ve tıkandı. Fakat bu kez iş ciddiye binmiş görünüyor. Çünkü bu defa CHP genel Başkanı Özgür Özel, Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’yi bizzat ziyaret edecek ve partisine davet edecekti. Muhtemelen öncesinde nabız yoklanmış olmalı.

“Baba Ocağı” na Buyursun Gelsin!..

Özel, "Sayın Muharrem İnce'yi ve Memleket Partisindeki arkadaşlarımızı baba evine davet noktasında bir iki cümle kurdum. Bundan sonraki aşama kendi takdirleri olacak" Bunun üzerine de İnce pozitif bir cevap verecekti: "Bu zorlu süreçte, kişisel hırslarımızı değil ortak hayallerimizi düşünmek zorundayız; dargınlıkları bir kenara bırakıp, birliktelikleri, ortak iyiyi öne çıkarmalıyız"

Nitekim -son dakika bir aksilik çıkmazsa- bu sefer temenni gerçekleşeceğe benzer. Muharrem İnce ve kurmay ekibinin, 24 Haziran Salı günü yapılacak CHP Meclis Grup Toplantısı'nda rozet takarak partiye döneceği söyleniyor. Umarım son anda da olsa zikzak çizip, “Ben oynamıyorum” demez. Başka çaresi de görünmüyor zaten. Son fırsatı da tepmiş olur!..

Phoenix (Anka) Kuşu gibi!..

Kabul etmek gerekir ki, Muharrem İnce çok direngen bir siyasetçi. Tam insanların “Siyasi ömrü bitti. Artık ayağa kalkamaz” diye düşündüğü anda bile Phoenix (Anka) Kuşu gibi küllerinden yeniden doğmayı başarabiliyor. Bu seferde öyle olacağa benziyor.

“Baba ocağı” filan derken herhalde bu sefer CHP’ye dönmeyi başaracak görünüyor. Bunda bir tuhaflık yok aslında. Kendisi ilk gençliğinden beri CHP’li. Eski milletvekili. Partide her düzeyde görev almış bir partili. En önemlisi daha önce 2018’de CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olmuş, 30. 67 oy almış biri. Ardından bilhassa Kemal Kılıçdaroğlu ile “Yeterince örgüt desteği verilmediği için” ters düşmüş ve ona tepki ile CHP’den kopmuş ve ayrı parti kurmuş bir siyasetçi. (Gerçi şimdi “Mutlak Butlan” olurda Kılıçdaroğlu kayyum olarak atanırsa ne olur bilmem!) Hele en son 2023’te yeniden cumhurbaşkanı adayı olmuş, son anda 3 gün kala çekilmiş ve buna rağmen yüzde 0. 43 oy alabilmiş bir insan.

Soğukluk Aşıldı Görünüyor!..

Bu arada unutmadan hatırlatalım ki şu “Cumhurbaşkanı adaylığı” o sıralarda CHP ile ciddi sıkıntı yaratmıştı. İnce adeta “Hain”, “Oyları Bölen” biri olarak tanımlanacaktı. “Para almıştır” , “AKP’nin yedek lastiği” vb, gibi ağır ifadeler kullanılıyordu hakkında. Sonra araya ciddi soğukluk girdi. Üstelik bu tek taraflı değildi. Memleket Partililerinde o sıralar CHP’ye pek sıcak baktıkları söylenemezdi.

Ki, bunun aslında 2023’ten öncesi de var. İlk tepki 2018’de Cumhurbaşkanı adayı iken seçim gecesi “Adam kazandı” deyip çekip gitmesiyle başlayacaktı. O günlerde CHP’liler İnce için neler demediler ki? Belki CHP’de halen birkaç mırın kırın eden çıkabilir ama esas olarak bu şu sıralar pek su yüzüne çıkartılmayacaktır. Sanmıyorum ama yeni bir sürtüşme yaşanmazsa soğukluk -şimdilik- aşılmış ya da bastırılmış görünüyor.

İnce’nin CHP Bünyesine Katılmasının Yararı Ne Olacaktır?

  1. Öncelikle durum CHP’nin izlediği yeni “Çatı Parti” konseptine uygundur. (Ben kendime ait tabirim olan “Mıknatıs Parti” terimini tercih ederim ama!) Artık 6’lı masa saçmalığı gibi değil ama aynı kulvardan gelenlerin CHP’de buluşması anlayışına uygundur. (Eski küskünlerde onu örnek alıp dönebilirler) Bu sayede “Kan uyuşmazlığı” da yaşanmaz.
  2. Her iki parti ve liderin ideolojileri birbirine zaten yakındır. “Siyasi genetiği” ile aynı ailedendir. Gerçi Muharrem İnce yakın geçmişte CHP’yi “Atatürkçülükten uzaklaşmakla”suçlamıştı. Ama artık motive edici en önemli ana etki ideoloji değil “Anti - Erdoğanizm” ve “Saray rejimini yıkılması” dır. Onları bir araya getirende bu dar çerçevedir.
  3. Tabii nasıl bir formülasyon geliştirirler bilinmez. Kulislere göre “Muharrem İnce'nin kurmay ekibiyle birlikte CHP'ye dönmesi” bekleniyor deniyor. Memleket Partisi orada şeklen kalır ama sadece onlar geçerse sıkıntı yaratabilir. Tam entegrasyon olmaması güven zedeleyici olabilir. Bunun yarardan çok zararı bile olabilir.
  4. Muharrem İnce ve arkadaşlarının gelişinden büyük bir “Oy patlaması” beklenemez. Lakin artık küçük oylar bile sonucu etkileyebilmektedir.
  5. Ancak halen manevi ve simgesel bir etkisi, görece popülaritesi vardır. Beğenelim beğenmeyelim, “Marka isim”dir. İmajinatif bir etkisi olabilir. Mitinglerde boy göstermesi ve konuşması bile “Vizyon” a katkı sağlayabilir.
  6. Muharrem İnce aşırı hareketli bir siyasetçidir. CHP’nin işine gelmeyecek ortaklıklara kalkışabilirdi. Oysa onu CHP bünyesine katarak bu riskin önü alınmıştır. CHP kontrolü ve disiplinine girecektir.
  7. Muhakkak ki İnce’de eski hatalarından ders almış olmalı. CHP’ye “Pozitif katkı” ve “Sinerji” sağlamanın yollarını düşünmüş olmalı. Gereksiz sürtüşmelere girmez umarım. Yaşadıkları onun içinde bir “Kemaliyet sınavı” gibi olmuş olmalı. Zaten partide tekrar etkili olmak istiyorsa buna mecbur.
  8. Teknik ve hukuki yönden bilmiyorum. Ama Kılıçdaroğlu yönetimi devralırsa ona karşı “Dengeleyici isim” olabilir. Gerçi 30 Haziran’da işler hepten karışabilir o başka!
  9. Tabii bir uyarı olarak şu hatırlatmada bulunayım. Muhtemeldir ki onun tekrar partiye dönmesini istemeyenler halen çıkabilir. Hatta bazıları onu “Baş belası” olarak tanımlayabilir. Olaya taş koymak isteyebilirler. Ancak mevcut CHP yönetiminin bu gibi “Aykırı sesleri” bastıracağını sanıyorum.

Daha önce de bir vesileyle başka bir yazımda belirttiğim gibi Muharrem İnce’nin yeniden siyaset sahnesinde, özellikle de CHP’de aktive olması bir tür “Siyasi reenkarnasyon” vakası gibidir. Bu canlanmanın ne derece “Diri” ve etkili olacağını ise sanırım zaman gösterecek…

20. 06. 2025

NOT: İnce, sıra dışı bir siyasetçidir. İçinde bazı ukdeler kalmışa benzemektedir. Şayet olaylar önümüzdeki süreçte bambaşka gelişirse onun durumu da değişebilir. Şimdi çok zor görünse de ileride konjonktürde elverirse CHP genel Başkanlığı’na ya da yeniden Cumhurbaşkanlığına oynayabilir.

ATİLLA AKAR Diğer Yazıları