Satışa tepki var: "Aydın Doğan sendikasızlaştırdı, Demirören gazetecisizleştirecek"
G9 olarak bilinen gazetecilik örgütleri Doğan Medya Grubu'nun Erdoğan Demirören'e satılmasına ilişkin olarak bir açıklama yaptı.
Açıklamada, gazetecilerin sendika mücadelesini engelleyen kişinin
Aydın Doğan olduğu ifade edilerek, "Basında sendikasızlaştırmayı
başlatan Aydın Doğan’ın şirketlerini satın alan Demirören’in,
basında gazetecisizleştirmeyi başlatması şaşırtıcı olmayacaktır"
denildi.
"Bu tarihi ayar sadece medyaya değil tüm topluma sus
işaretidir" başlığıyla yayımlanan açıklama şöyle:
Tüm topluma baskı, medyaya sansür, basın çalışanına işsizliği reva
görenlere karşı herkesi örgütlü mücadeleye çağırıyoruz.
Türkiye’de basın, yeni bir döneme girmiş bulunuyor. Yalnızca
medyayla değil siyasal gündemle, yalnızca bugünle değil tarihle
ilgili, belki de en önemli gelişmelerden biri yaşanıyor.
Türkiye’nin en büyük yayın grubu olan Doğan Yayın’ın bütün
kurumlarıyla Demirören’e satılmış olması, ülkenin içinde bulunduğu
koşullar düşünüldüğünde medyanın şimdikinden çok daha büyük bir
baskı, sansür ve işsizlik dalgasının içine sürükleneceği anlamına
geliyor.
Bir yanda uluslararası siyasette savaş politikaları bir yanda iç
siyasette giderek artan otoriterleşme ve baskı, medyanın sesini
zaten oldukça kısmış ve AKP lehine bir propaganda aracına
dönüştürmüşken, bu son gelişme oldukça kritik öneme sahiptir.
Görülmektedir ki AKP, hedeflediği istibdat rejimine, ceza
davalarıyla habercilik yapan basın kuruluşları ve gazetecileri
susturarak, internet yayıncılığını Radyo ve Televizyon Üst Kurulu
denetime alarak erişemeyeceği düşüncesiyle kendisine destek
yarışında biraz olsun geride kalanlara dahi tahammül göstermeyerek
yarışın hızını iyice artırmaktadır.
Önümüzdeki yıl yapılması planlanan seçimler öncesinde gerçekleşen
bu satış, sadece iktisadi bir gelişme değil aynı zamanda tüm
toplumu ilgilendiren siyasi bir kırılmadır.
Bu satış, AKP’nin Cumhuriyet kazanımlarının yok edilerek yeni bir
rejimin inşası olarak yürürlüğe koyduğu programının giderek
keskinleşeceğinin; önümüzdeki yıllarda toplumun, olağanüstü hal
gibi araçlarla daha da baskı altına alınacağının göstergesi ve
böyle bir dönemin hazırlığıdır.
Öte yandan, basında sendikasızlaştırmayı başlatan Aydın Doğan’ın
şirketlerini satın alan Demirören’in, basında gazetecisizleştirmeyi
başlatması şaşırtıcı olmayacaktır. Hatta bir süredir Doğan Grubu
içinde “işten atılacaklar listeleri”nin oluşturulduğu, kimseye bir
açıklama yapılmadan yüzlerce basın çalışanı için işten çıkarma
stratejileri geliştirildiği bilinmektedir.
Basının yeni amirali Demirören’in yine Doğan’dan 2011 yılında satın
aldığında yaklaşık bin çalışanı bulunan Milliyet ve Vatan
gazetelerinden 600 kişiyi çok kısa sürede işten attığı hatırlanacak
olursa, önümüzdeki günlerin aynı zamanda yüzlerce işsiz basın
çalışanı yaratacağını tahmin etmek zor değil.
Kamuoyunda bir süreden beri konuşulan bu satışın taraflarınca
duyurulmasının hemen ardından kimi köşe sahiplerinin de kendi küçük
hesaplarını faş etmeyi ihmal etmediği, çalışanların tazminatlarına
güvence vermeye varan hadsizliklere giriştiği, adeta cenaze
levazımatçısı gibi hazırlık yaptığı ve hatta çöpleri eşelemeye
başladığı bile görülmektedir.
Tüm bunlar bize göstermektedir ki Türkiye için çok daha
anti-demokratik koşullar, medya için daha fazla sansür, baskı ve
şiddet, özellikle satışı yapılan kurumlardaki basın emekçilerinin
en azından bir kısmı için de işten atmalar hedeflenmektedir. Çok
kısıtlı da olsa AKP dışında başka seslere de yer verilen ve medya
içinde denge unsuru olan bir yayın grubunun ortadan kaldırılması,
sadece medyaya değil aynı zamanda tüm topluma verilen bir sus
işareti ve tehdit anlamı taşımaktadır.
Gazeteci ve gazetecilik örgütleri olarak, başta toplumun
susturulmasına, geleceğimizin cendere altına alınmasına,
gazetecilerin işlerinden edilmesine ve basın özgürlüğüne karşı
mücadelemizi daha da güçlü sürdüreceğiz. Önümüzdeki günlerin
ekonomik, siyasi ve mesleki mücadele ihtiyaçları için gerekenleri
bir arada ve kararlılıkla yerine getirmek için çalışacağız.
Başta satışı yapılan grupta çalışan meslektaşlarımız olmak üzere
tüm medya çalışanlarını örgütlü mücadele çatısı altında toplanmaya
ve ancak mücadeleyle mümkün olan direnme ve değiştirme iradesini
yükseltmeye çağırıyoruz.
G9 GAZETECİLİK ÖRGÜTLERİ PLATFORMU
Avrupa Gazeteciler Birliği (AEJ)
Basın Yayın İletişim ve Posta Emekçileri Sendikası (HABER-SEN)
Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD)
Türkiye Basın Yayın Matbaa Çalışanları Sendikası (DİSK BASIN-İŞ
)
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS)