Nazlı Ilıcak'tan 'cemaat cuntası' iddiasına sert yanıt! Küçük tetikçinin heybesini kimler dolduruyor?
Yeni Şafak gazetesi yazarı Cem Küçük'ün iddialarına muhataplarından yanıt geliyor.
Nazlı Ilıcak, CNN türk'te yayınlanan Dört Bir Taraf'ta Küçük'e sert
yanıtlar verdi.
BU YAZIYI YAZAN KİŞİ BENİM KADAR ERDOĞAN'A HİZMET
ETMEDİ
Emniyet ve yargı içindeki "cemaat cuntası"nın medyada isim yapmış
bazı liberal yazarları tutuklayacağı yönündeki iddialarıyla dikkat
çeken Cem Küçük, Nazlı Ilıcak'ın bu cuntanın kontrolünde olduğunu
hatta kandırılarak kullanıldığını iddia etmişti. Kuzguncuk'taki
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı ofisinin sözkonusu cuntanın operasyon
santrali olarak çalıştığını savunan Cem Küçük'ü yanıtlayan Nazlı
Ilıcak iddiaları deli saçması olarak yorumladı. "Bu yazıyı yazan
kişi benim kadar Tayyip Erdoğan'a ya da AK Parti ve dindar camiaya
hizmeti olmamıştır." iddiasında bulunan Ilıcak, "Bu iddialar
hükümeti de tedirgin ediyor gibi geliyor bana."
BENİM ENDİŞEM BAŞBAKAN BUNLARA İNANIYOR MU? AMAN
İNANMASIN!
"İnanın bunu çözmeme imkan yok. Benim bütün söylediklerim Kuzguncuk
merkezli üretilen bir kara propagandaymış, benim ve bu cuntanın
amacı ise hükümeti devirmek Erdoğan'ı yıkmakmış. Bu yazıyı yazan
kişi benim kadar Tayyip Erdoğan'a ya da AK Parti ve dindar camiaya
hizmeti olmamıştır. En zor zamanlarda ben AK Parti ve Erdoğan'ın
yanında durdum. Aynı şeyi Gezi olaylarında da gördük, Dershaneler
olayında da gördük. Sanki dershaneler kapanmasın diyenler Erdoğan
ve AK Parti'yi yıkmak için komplo hazırlıyor. Demokrasinin özünde
eleştiri vardır. Böyle bir darbe niyeti atfetmek çok çirkin. Benim
endişem acaba Başbakan bunlara inanıyor mu? Aman inanmasın. Budur
fitne ve fesat. Sanki bir kalkışma var cunta var ve hükümeti yıkmak
için çalışıyorlar. Bu iddialar hükümeti de tedirgin ediyor gibi
geliyor bana."
KÜÇÜK TETİKÇİNİN HEYBESİNİ KİMLER DOLDURUYOR?
Sabah yazarı Nazlı Ilıcak, bugün gazetedeki
köşesinde de bu konuya yer ayırdı. Ilıcak suçlamalarla ilgili
olarak bakın ne yazdı?
Fethullah Gülen, ortamı yumuşatan bir açıklama yaptı.
"Kimsenin devletiyle ve iktidarıyla savaşma niyeti yoktur.
Öyle göstermek isteyenler fitneciler ve fesatçılardır"
dedi.
Maalesef, özellikle 7 Şubat 2012'den itibaren yoğunlaşarak
yürütülen bir kara propaganda mevcut. Cemaat'in paralel bir
devlet kurduğu, Erdoğan'ı hedef aldığı ileri sürülüyor. Hatta
Başbakan'ın ofisinde çıkan böcek, "Cemaatçi polislere"
mal edildi. Bu iddiaları her zaman bir tuzak olarak gördüm.
Hayali tehditlere inanıldığı takdirde, Cemaat ile AK Parti
iktidarının arasının açılacağını, bunun da
Türkiye'yi istikrarsızlaştıracağını düşündüm. Muhal üzerine
iddialar inşa ediliyor, kara
propagandanın daniskası yürütülüyor. Benim hakkımda bile yazanlar
çıkıyor. Sözde,"Emniyet-Yargı cuntası varmış; bu cuntanın
başlarından biri, beni yasadışı şekilde kullanıyormuş.
Cuntanın kara propaganda santrali Kuzguncuk'taymış.
Kuzguncuk'tan 2 görevli (!) bana kibarca ricada
bulunuyormuş. Gene aynı hukuk dışı ilişki söz konusuymuş. Ben
Tayyip Erdoğan'a karşı öfkeliymişim... Bu cuntaya hizmet
ederek, meşru hükümeti devirmek istiyormuşum!!!"
Küçük tetikçinin sözlerine gülüp geçiyorum ama bir yandan da,
"Bunun heybesini kimler, hangi maksatla dolduruyor?" diye de
merak ediyorum doğrusu.