Karbon vergisi tartışması... Cumhurbaşkanlığı'ndan açıklama geldi!
Meclis'te görüşülen İklim Kanunu Teklifi hakkında sosyal medyada dolaşan iddialara resmi açıklama geldi. Cumhurbaşkanlığı dillendirilen iddialara tek tek yanıt verdi.
Geçtiğimiz hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda görüşülmeye başlanan ve bazı maddeleri kabul edilen İklim Kanunu Teklifi hakkında sosyal medya ve WhatsApp gruplarında dolaşan bazı iddialara ilişkin Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nden resmi açıklama geldi.
Söz konusu açıklamada, "Karbon ayak iziyle bireylerin özgürlüklerinin kısıtlanacağı", "karbon vergisi ile vatandaşın cebinden para çıkacağı", "tarımın ve hayvancılığın yasaklanacağı", "meyve ağaçlarına el konulacağı" gibi söylemlerin gerçek dışı ve manipülatif olduğu vurgulandı.
İşte o açıklama:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda geçtiğimiz hafta ele alınan ve 20 maddeden ilk dördü kabul edilen İklim Kanun teklifi ile ilgili çeşitli iddiaların ortaya atıldığı tespit edilmiştir. Bahse konu kanun teklifi ile ilgili;
KARBON AYAK İZİ İLE ÖGÜRLÜK KISITLAMASI
"Karbon ayak iziyle insanların özgürlüklerinin kısıtlanacağı" yönündeki iddialar doğru değildir. Karbon ayak izi ile insanların özgürlüklerinin kısıtlanması söz konusu değildir. Karbon ayak izinin azaltılması sadece üretim yapan organizasyonlar için öngörülmüştür. Bireylerle, mülkiyet, seyahat gibi anayasal haklarıyla en ufak bir ilgisi bulunmamaktadır.
KARBON VERGİSİ
"Emisyon Ticaret Sistemi adı altında Karbon Vergisi vatandaşın cebinden çıkacak" iddiası doğru değildir. Kanunda karbon vergisine yönelik hiçbir hüküm bulunmamaktadır. Karbon vergisi uygulaması söz konusu değildir. Kanunda Emisyon Ticaret Sistemi uygulaması kapsamı sadece enerji yoğun üretim tesisleridir. Bireylerle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır.
'TARIM YASAKLANACAK' İDDİASI
"Tarım yasaklanacak, istenilen ürün ekilemeyecek, meyve ağaçlarına el konulacak, hayvancılık yasaklanacak, yapay et yedirilecek, hayvan otlatmak yasaklanacak" şeklindeki iddialar doğru değildir. Kanun metninde, iddia edildiği gibi veya bu anlama gelebilecek herhangi bir düzenleme yer almamaktadır. Kanun, iddiaların aksine afet ve kuraklık risklerine karşı; ülkemiz topraklarını, tarımını, hayvancılığını ve doğal kaynaklarını korumayı, su ve gıda arz güvenliğini sağlamayı amaçlamaktadır.
'İSTEDİĞİNİZ ÜRÜNÜ EKEMEYECEKSENİZ'
Paris Anlaşmasında küresel güçler tarım alanlarınıza el koyacak, toprağınız elinizden alınacak, istediğiniz ürünü ekemeyecekseniz ekseniz de ürünler sizin olmayacak." gibi iddialar da doğru değildir. Paris Anlaşması 2021 yılında TBMM’de uygun bulma kanunu ile iç hukukumuza aktarılmıştır. Hatta Ülkemiz Paris Anlaşmasını kendi özel koşullarını ve kalkınma hedeflerini önceleyerek ve dikkate alarak imzalamıştır. Paris Anlaşması 2021 yılından beri Kanun hükmünde bir düzenlemedir. 2021 yılından bugüne kadar kısıtlayıcı herhangi bir uygulama olmamıştır, olmayacaktır.