27 Haz 2025 10:42 Son Güncelleme: 27 Haz 2025 10:57

Atilla Yayla’dan tartışma yaratacak sözler: Kemalizm yeniden yorumlanmalı

Türkiye gazetesi yazarı Atilla Yayla, mevcut anayasanın demokratik olmadığını savunarak, “Kemalizm gibi konjonktürel bir ideolojinin anayasal düzeyde dayatılmaması gerekir” dedi. Yayla, değiştirilemez maddelerin de demokrasiye aykırı olduğunu belirtti.

Türkiye gazetesi yazarı Atilla Yayla, kaleme aldığı köşe yazısında yeni anayasa ihtiyacını gündeme taşıdı. Yayla, mevcut anayasanın en temel sorunlarından birinin “Kemalizm” ideolojisinin anayasal düzeyde dayatılması olduğunu savundu. Kemalistlerin siyasette var olması gerektiğini ancak bu ideolojinin resmi ideoloji haline getirilmemesi gerektiğini vurgulayan Yayla, anayasanın değiştirilemeyecek maddelerini de eleştirdi.

Yayla'nın yazısı şöyle:

"Mevcut anayasanın temel problemlerinden biri ve belki de en önemlisi, demokrasi ile bağdaşması zor bir konjonktürel ve mahallî ideolojiyi insanlara dayatması. Bu ideoloji bugün "Kemalizm" adıyla anılıyor. Bu ideolojinin anayasadan çıkarılması demokratik bir anayasaya ulaşmak için şart. Kimse yanlış anlamasın, bu, Kemalistler var olmasın, siyaset sahnesindeki renklerden birini teşkil etmesin anlamına gelmiyor. Tam da tersine, Kemalistler de var olmalı ve yarışan siyasî ekiplerden biri olarak hayatta ve siyasette yerini almalı. Ancak, ideolojileri resmî ideoloji olmamalı ve her yol ve yöntemle topluma dayatılmamalı. Bu yüzden Kemalizm yeniden yorumlanmalı...

Bir diğer mesele anayasanın değiştirilmesi teklif edilemeyecek maddeleri. Bu, her şeyden önce, demokrasinin ruhuna aykırı. Demokratik bir ülkede değiştirilememesi gereken tek şey demokrasinin kendisidir. Böyle olmasının ana sebebi, liberal demokrasinin önemli ölçüde usul kurallarına dayanmasıdır. Bunun dışında her şey toplumsal eğilimlere bağlıdır. Hukuk devleti ilkesinin zikredilmesine de bir bakıma gerek yoktur, zira, liberal demokrasi adlandırması zaten hukuk devleti çağrışımını yapmaktadır. Ama rejim mesela cumhuriyetten anayasal monarşiye de dönüşebilir, başkentin değişmesi ve resmî dil veya diler de tartışılabilir. Bunlar demokrasinin olmazsa olmazları değildir. Bunlar için de toplumdaki eğilimlere bakmak gerekir. Bunların değiştirilmesi yolunda çok yaygın talepler varsa bu talepleri engellemek zaten demokrasinin bastırılması ve azınlığın çoğunluğa tahakküm etmesi anlamına gelir."

Yazının tamamını okumak için tıklayın.