Arar, bulur, çözer, yardım eder...18 sezonluk Müge Anlı efsanesi!

Müge arar
Müge bulur
Müge yardım eder
Müge çözer…
Sevgili dostlar bugün çok farklı bir konuya değinmek istedim. Zaman zaman, sevgili arkadaşım Özlem Aktay’ı izlemek için ATV öğle bültenini açarım.
O bültende, Müge Anlı'nın programlarından ilginç, hayata dokunan haberler olur. Ben de esasen bu tür haberlere çok düşkün olmasam da, oturur bakarım.
Müge Anlı Türk televizyon tarihinin en ikonik isimlerinden biri. Ele aldığı konular, olaylara yaklaşımı, zekası, en komplike olayları bile süratle sonuca ulaştırma/çözme becerisi gerçekten inanılmaz.
Anlı’yı bazı kesimler eleştiriyor olabilir.
Hatta ne yalan söyleyeyim, ekrana çıkardığı Türk örf ve adetleriyle alakası olmayan bazı konukları nedeniyle ara ara ben de eleştirdim.
Lakin “Yiğidi öldür hakkını yeme!” diye özlü bir deyişimiz var. Müge Anlı öyle işler yapıyor ki, akıllara zarar..
Örneğin geçtiğimiz günlerde bir programına denk geldim. Bir kadın, engelli bir kardeşimizi alıkoymuş.
Velayeti ailesinde olan bu kardeşimizi sokaklarda dilendirerek, aklını çelerek, engelli maaşını alarak resmen hapsetmiş.
İzlerken adeta nefesim daraldı, çok üzüldüm.
Hemen, sevgili kardeşim Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Basın Müşaviri Uğur Kartal’ı aradım. “Uğur izliyor musunuz, feci bir olay var?” dedim.
O da, “Evet Abi izliyoruz, takipteyiz, gerekeni yapacağız” dedi.
Ve yaptılar da..
Sayın Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Mahinur Özdemir Göktaş hanımefendiye ve bu işi takip edip peşini bırakmayan Uğur Kartal kardeşime teşekkür ederim.
Denk geldiğim bir programda da eşi evden kaçan birini ağırlamıştı. Sonunda evden kaçan eşi bulmuş, o çifti barıştırmış, evliliklerinin yeniden devam etmesine vesile olmuştu. Hatta programı izleyen Kocaeli Darıca Yardım ekibinden Melek Atay hanımefendinin yardımıyla o çiftin evlerini yeniden kurmasını sağlamıştı.
Çok duygusal anlar yaşanmıştı o programda.
Müge Anlı konusuna geri dönersek; çözülemeyen, adeta düğüm olmuş o kadar çok olayı sonuca ulaştırdı, ayrı düşmüş o kadar insanı bir araya getirdi ki inanmak mümkün değil.
Her sabah mutsuz, umutsuz insanların yüzüne kocaman bir gülücük konduruyor.
Ara ara sosyal medyada Müge Hanım’a yönelik, olumsuz bazı haberlere rastlıyorum. Ama biliyorum ki, aslında o haberler hiç de mesnetsiz değil. O haberler aslında kıskançlığın, hasedin, başkasının başarısını hazmedememenin bir tezahürü.
Hani derler ya, “Meyve veren ağaç taşlanır”
Aynen öyle aslında.
Çünkü Sayın Müge Anlı çok güzel işler yapıyor.
Hatta biraz önce bahsettiğim, yeniden birleştirdiği çifte gelinlik ve damatlık giydirip, stüdyoda bulunan seyircilere gelin çiçeği bile attırdı.
Siz o genç gelin arkadaşımızın mutluluğunu düşünebiliyor musunuz?
Yine haberlerden takip ettiğim kadarıyla, aylarca üzerinde çalışılan ama çözülemeyen cinayetleri çözdü, faillerini yargıya teslim etti.
Şimdi böyle bir program, böyle bir gazetecilik övgüyü hak etmiyor mu?
Bence sonuna kadar hak ediyor.
Sosyal hayatları sıkıntılı olan insanlara elini uzatıyor, lafını hiç esirgemiyor, tabiri caizse kitabın tam ortasından konuşuyor.
Hoca kisvesi altında insanları kandırıp onlara ne idüğü belirsiz muskalar yazan, saçma sapan işler yapan insanların ipliğini pazara çıkarıyor.
Müge Anlı ve daimi konukları Avukat Rahmi Özkan ile Adli Tıp Uzmanı Şevki Sözen programa büyük renk katıyor.
Merak ettim ve programla ilgili istatistikleri buldum.
18 yıldır (18 sezon) kesintisiz yayımlanan program, bugüne kadar 3 bin 212 kayıp şahsı bulmuş.
181 cinayet dosyasını aydınlatmış.
930 aileyi yeniden bir araya getirmiş.
Müge Anlı ile Tatlı Sert, Televizyon İzleme Araştırma Komitesi (TİAK) verilerine göre Türkiye'nin açık ara en çok izlenen gündüz kuşağı programı.
Evet sevgili Müge Anlı, gerçekten güzel işler yapıyorsun, hayır işliyorsun, dua alıyorsun.
Sana, “Bol reytingler” demeyeceğim, çünkü eldeki verilere göre reytinglerin ortada.
Allah programına zeval vermesin.
İyi ki varsın..