İzleyici isyan etti: "Sevdiğimiz dizileri 3 bölümde bitirmeyin"

Show TV, Ezra dizisini yayından kaldırdı, Medyaradar bugün konuyla ilgili bir haber yapmış, dizinin seyircisi isyan etmiş, “susmayacağız” diyorlar. Giden gelir mi, sanmam!

MURAT TOLGA ŞEN
MURAT TOLGA ŞEN murattolga@gmail.com
Show TV, Ezra’nın ilk bölümünü TRT’nin Filinta’yı yayınladığı akşamda buluşturdu izleyiciyle, biri Osmanlı, diğeri günümüz polisiyesi olan iki dizi aynı akşam seyirci avına çıktılar. Ben tercihimi Filinta’dan yana kullandım ama sonrasında Ezra’ya da göz attım ancak bu diziyle ilgili bir yazı kaleme almadım.

Çünkü… bu dizinin ömrünün en fazla 3 bölüm olacağını tahmin etmiştim. Genelde dizilerin ömrüyle ilgili yazdıklarım çıkar, beni bu sezon yanıltan tek yapım Paramparça oldu. Ezra biraz eski tarz bir işti. Tayfun Güneyer hiçbir zaman benim favori yönetmenim olmadı, hele de Adanalı hepten çekilmez bir diziydi ancak o zamanlar tutuyordu. Diziyi sündürmeyi icat eden, 40 dakikalık dizileri karakterleri birbirine baktırarak 90 dakika çekebilen biridir ancak o reçete eskidi, bitti. Ezra da o yüzden tutmadı zaten!

Arka Sokaklar ve Küçük Ağa’nın seyircisi var diye bit pazarına nur yağdırmanın alemi yok, Memoli polisiyesinin defteri kapandı. Seyirci internetten nostaljisine kurban deyip hala bu dizileri izliyor ama onların tıpkısının aynısı güncel bir iş tutmayacaktır, tutmadı da…

Dizinin iyiliği-kötülüğü buraya kadar, benim asıl yazmak istediğim şey başka… Televizyon acayip bir ekran, oraya en çok seyredilen zaman diliminde çay içtiğim ince belli bardağımı koysam onun bile yüzlerce hayranı, fan kulüpleri-sosyal medyası vs. olacaktır. Ezra’nın da öyle oldu… Binlerce insan (tam sayısını bilemeyiz)bu diziyi sevdi ve her Çarşamba Ezra izlemek için ekran başına geçtiler. Başka bir şeyi değil bu diziyi izlemeyi tercih ettiler ama gel gör ki, kanal sosyal medyaya değil reyting sonuçlarına bakar! Ezra yaşamak için gerekli olan reytingi sağlayamadı ve ömrü 3 bölüm oldu!

Ah ben ne edem, nerelere gidem?

İyisi kötüsü bir sürü yapım birkaç hafta yayınlanıp anılarımızda yer ediyor. Evinde reyting cihazı takılı olanların seyrettiğine mahkumuz… Bu reyting meselesi önümüzdeki 5 yıl içinde televizyonun çanına ot tıkayacak, sonra zaten internet TV dediğimiz şey alıp yürüyecek, ortada ne Show TV kalacak ne de Kanal D, ne de bir başkası…

Asıl o zaman hangi dizi-film-yarışma ne kadar izleniyor anlaşılabilecek, o zamana kadar bu saçma reyting sistemine ve onun televizyonculukta yaptığı erozyona mahkumuz!

Fakat her şeye rağmen, televizyon kanalları tuğla değil de hayal sattıklarının farkına varmalılar. Bu tutmadı kaldır yerine başka koy, o da tutmadı kaldır yerine başka koy, o da tutmadı… Bu hayatımda gördüğüm kötü yayıncılık formülü!

Neden, biliyor musunuz? Çünkü o kanalı izleyen seyirciyi sürekli buna maruz bırakırsanız bir süre sonra kendi üzerinize benzin döküp yaksanız kimse izlemeyecek duruma gelir ve gelmek üzere…

TV seyircisi, uzun dizilere, bitmeyen reklamlara, manipüle eden haberlere rağmen bu beyaz ekranı izlemeye devam ediyor ancak şu da bilinsin ki, bundan sonra yapımına sahip çıkıp en azından sezon sonuna kadar sürdüren ve final yapma imkanı veren kanal kazanır. İzleyici sadakati diye bir şey var, kanalın markasına yazık ediyor bu 3 bölümde dizi kaldırmacılık!

Ezra iyi dizi değildi bana göre ama kötü de olsa onu izleyenler vardı. Olmadı böyle… TRT yıllar önce Yapma Diyorum dizisini 4 bölüm sonra kaldırdığında ben de çok öfkelenmiştim, o tarihten beri TRT dizilerine pek yüz vermem, sürekli olarak izlemem, bilmem anlatabildim mi?

MURAT TOLGA ŞEN /
DİĞER YAZILARI Türk dizilerinin saltanatı tehlikede! Bilgi çağında hurafe toplumuna dönüşmek!
Türkiye’yi genç ve özgür yayıncılar uyandıracak! Hiçbirinizin emeğini yok sayamam... Ulusal kanalların deprem karnesi!
Tüm yazılarını göster