Her gördüğünüze inanmayın... A Haber muhalif hesapları tufaya getirdi!

Bu aslında bir tür deney bile sayılabilir, yalan-yanlış-kurgunun gerçeğin önüne nasıl da kolayca geçip hızla yayılabildiğini gösteren bir deney.

MURAT TOLGA ŞEN
MURAT TOLGA ŞEN murattolga@gmail.com

Sosyal medya sirkinin ışıkları hep açık. Burada gündem diye bir şey yok çünkü aynı gün içinde onlarca şeye aşık olup bir o kadarından nefret ediyoruz.

Dünden beri Twitter’ı her açtığımda karşıma çıkan bir video var. A Haber muhabiri motosiklet fuarında dolaşırken haber çekiyor ama stand görevlisi kız onun her lafını bölüp bozuyor. Muhabir, “Bu motosiklet minyatür” diyor, kız “hayır minyatür değil” diyor. Muhabir öbür motosiklete geçiyor, “bu motosiklet amatörler için” diyor, kız “hayır profesyoneller için” deyip yine bozuyor ve muhabire fatalitiy (bknz. Mortal Kombat) yapıyor.

Bu videoyu takip ettiğim-etmediğim neredeyse herkes “içimin yağları eridi”, “motosiklet fuarında rezil oldular” falan yazarak paylaştığından sürekli görüyorum ama daha ilk izlememde bunun muhabir ve kız tarafından kurulmuş ve hatta prova edilmiş bir sahne olduğunu anladım.

A Haber'i savunmuyorum, zamanında “GTA Şifreleri” haberiyle potansiyeli belli ettiler ancak okumuş insanların bir şeyin üzerine bu kadar kolay atlıyor olması bana tuhaf geldi.

“Hayır, sen nereden bileceksin. Kurgu falan değil” diyenler için, videodaki kız zaten kendi sosyal medyasında açıklamasını yapmış.

Bu aslında bir tür deney bile sayılabilir, yalan-yanlış-kurgunun gerçeğin önüne nasıl da kolayca geçip hızla yayılabildiğini gösteren bir deney. Toplumumuz özelinde ise artık birbirimizden ne kadar nefret ettiğimizi işaretliyor.

Disney+, Netflix’in hatasını tekrar mı edecek?

Disney+ 14 Haziran’da Türkiye’de. Sahip olduğu güçlü film-dizi markaları ve duyurduğu yeni projeleri ile epey bir abone toplayacağını düşünüyorum. Fiyatlandırması da makul. Diğer platformlar bunu yapamadı ama Disney+, Netflix’ten abone koparacak.

Disney+ hiç beklemeden yerli orijinaller üretip sunacak. Yıldız isimleri kendisine bağlayacak pahalı anlaşmalar yaptı. Bazı isimleri artık sadece bu platformda izleyeceğiz ama onlar da Netflix’in hatasına düşmek üzere.

Ellerinde bütçe var, teknik açıdan çok sağlamlar ama bütün oyunu “yıldız oyuncu” üzerine kuruyorlar. Hani şu çok eleştirdiğim Yakamoz’un, Kıvanç Tatlıtuğ’u var ama senaryo ve özel efektler namına bir şeyi yok ya, onun gibi.

Bu bilgiye ulaşmak için fazla uzağa gitmeye gerek yok; şu an ulusal kanallardaki tüm diziler artık yıldız oyuncu numarasının tutmadığını ispatlar gibi. Haluk Bilginer’li Baba, Erdal Beşikçioğlu’lu Hakim sallanıyor çünkü seyirci hikayeyi sevmedi!

Altını çizerek yazıyorum; bir filmi ya da diziyi iyi yapan şey, hikayesidir. Yönetmeni, oyuncusu, müziği, ışığı, sesi sonradan gelir. Netflix’in son bir yıl içinde en ses getiren işi olan The Squid Game bu başarısını hikayesine borçlu değil mi?

O yüzden, bırakın Kıvanç’ın, Engin’in, Beren’in peşini de iyi senaristlerin peşine düşün. Bu platformun çekeceği Atatürk dizisinde, Atatürk’ü kimin oynayacağını değil kimin yazacağını merak ediyorum. Yoksa bu platform enflasyonunda ortaya çıkan işlerin hepsi karnımızı şişiren ama doyurmayan şeyler olup bıkkınlık yaratacak.

MURAT TOLGA ŞEN

murattolga@gmail.com

Tüm yazılarını göster