CHP’nin “Büyük Ankara” mitingi... Özgür Özel: Bu meydanda senden korkmayanlar var!

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Ankara’da “Vesayet Değil Siyaset! Kayyuma, Darbeye Hayır!” sloganıyla düzenlediği mitingde konuştu. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seslenen Özel, “Meydana varan bütün sokaklar sonuna kadar dolu, kimse ayrılmıyor görüyor musun? Bu meydanda senin gibi korkanlar değil, senden korkmayanlar var. Bu meydan direniyor, mücadele ediyor” dedi.

CHP’nin 4-5 Kasım 2023’teki 38. Olağan Kurultayı ile bu yıl 6 Nisan’da yapılan 21. Olağanüstü Kurultayı’nın iptali istemiyle açılan dava yarın sabah Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülecek. Davadan “mutlak butlan” ve kayyım kararı çıkması halinde 38. Olağan Kurultay’da genel başkanlığı kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu’nun yeniden partinin başına geçeceği öne sürülüyor. Kılıçdaroğlu’nun görevi kabul etmemesi halinde ise başka bir ismin kayyım olarak atanması bekleniyor. Dava öncesi Tandoğan Meydanı’nı dolduran yurttaşlar, “Kayyımlar gidecek, biz kalacağız”, “Kayyıma karşı omuz omuza” ve “Hak, hukuk, adalet” sloganları attı.

“BU MEYDANDA EKMEĞİ KÜÇÜLENLER VAR”

“Bugün burada yine eylem için toplandık” diyen CHP lideri Özgür Özel, konuşmasına Adnan Yücel’in “Yeryüzü Aşkın Yüzü Oluncaya Dek” şiirinden dizelerle başladı. Özel, “Bugün bu meydanda ekmeği küçülen, geleceğinden kaygı duyanlar var. Bugün bu meydanda emeği çalınanların bir dayanışması, omuz omuza durması ve yarına güvenle bakmaları için birlikte olmaları var” dedi.

“Türkiye’nin bütün demokratları, demokrasinin tarafındayız”

Birlikte mücadele vurgusu yapan Özel, şunları dile getirdi:

“31 Mart seçimlerini kaybedince ve bir daha genel seçim kazanamayacağını anlayınca demokrasi treninden inen birileri yönetse de… Son günlerde yaşadığımız bütün süreçlerde, iktidarı ilk devrettiğimiz parti Demokrat Partinin ziyaretiyle başlayan, DEM Parti’nin, Zafer Partisinin ziyaretleriyle, Yeniden Refah Partisinin ziyaret talepleri, iyi dilekleriyle, İYİ Partinin, DEVA’nın, Gelecek Partisinin, Saadet Partisinin paylaşımları, telefonlarıyla, sahadaki dostlarımız gibi Türkiye İşçi Partisiyle, EMEP’le, SOL Partiyle omuz omuza, Türkiye’nin bütün demokratları, demokrasinin tarafındayız.”

“BU CEBERUT İKTİDAR,..”

“Bu ceberut iktidar, zeytinlere saldırdığında bütün partiler birleştik direndik. İmzalarla AYM’ye gideceğiz. Zeytini korurken de demokrasiyi korurken de birlikteyiz. CHP ana muhalefet partisidir ama muhalefetin patronu değildir. Bütün kardeşleriyle omuz omuzadır. Partimiz yıllarca darbelerin hedefi oldu. Kapatıldı, genel başkanlarımız tutuklandı ama her zorluğu milletimizle yendik. 47 yıl sürdü, ikinci parti olduk, birinci parti olamadık. Ancak demokrasiden şaşmadık. Bu savaş değil, yarıştı. ‘Bu gece bitti’ dedik. ‘Bu seçimin kaybedeni yok, kazananı var’ dedik. İstanbul’da Ekrem Başkan, Ankara’da Mansur Başkan hep birlikte çalışıp milletin gönlüne girince, anketlerde önde sonuç alınca… Karşımızdakiler bizim 47 yıl gösterdiğimiz sabrı, metaneti, demokrasiye saygıyı 47 ay göstereceklerdi. O günden genel seçimlerin takviminin başlamasına 47 ay vardı. Değil 47 ay, 47 gün sabredemediler. Daha ilk yenilgide demokrasi treninden indiler. Dünyadaki diğer otokrasileri aşan bir saldırıya giriştiler.”

“SEÇİMSİZ BİR OTOKRASİYE GEÇME HEVESİNDELER”

“Önce seçimle otoriterlik kuranlar şimdi seçimsiz bir otokrasiye geçme hevesindeler. Çok partili rejime saldırıyorlar. Bu iktidar demokrasi istemiyor. Biliyorlar ki demokrasi olsa sandıktan çıkmayacaklar, adalet olsa kendi suçlarını örtemeyecekler, barış olsa bu milleti kutuplaştıramayacaklar. Ant olsun ki demokrasiyi de barışı da biz getireceğiz.”

“TÜRKİYE’NİN DEMOKRATLARI KAZANACAK”

“AKP bu ülkeye iyi gelmedi. Emekliye, gençlere, çocuklara, kadınlara, ormanlara, sokaktaki can dostlarımıza iyi gelmedi. Önce cumhuriyetin tüm kazanımlarını şirketleştirdiler. FETÖ ile ortak oldular devletin tüm kadrolarını ele geçirdiler. FETÖ ile birlikte anayasayı değiştirdiler. Balyoz’daki Ergenekon’daki zulümleri bu ülkeye yaşattılar. Sonra kendi şımarttıklarının darbesini yediler. 17-25 Aralık belgeli hırsızlıklarının üzerini örttüler. Erdoğan dedi ki ‘Para milletin cebinden mi çıkıyor ki yolsuzluk olsun’… Ayakkabı kutularından çıkan paraları önce FETÖ’cüler koydu dediler, sonra faizi ile geri istediler. İşlerine gelince müzakere ettiler, işlerine gelince sivil siyaseti hedef gösterdiler. Barışın umudunu da siyasete alet ettiler. Gün geldi akan kandan medet umdular. Bu kumpasçılara karşı biz kazanacağız. Bu meydan kazanacak, Türkiye’nin demokratları kazanacak.Türkiye’yi bu duruma getirenler, Türkiye’deki en zengin yüzde 20’ye servetin yüzde 90’ını, kalan yüzde 80’e servetin yüzde 10’unu layık görmüşlerdir. En zengin yüzde 1 servetin yüzde 40’ını, geri kalan 99, yüzde 60’ı paylaşmaktadır. İşte AKP’nin kara düzeni böyle bir düzendir. Bu kara düzende ekmek pahalı, emek ucuzdur. Örgütlenme özgürlüğü, grev özgürlüğü saldırı altındadır. Bu iktidar işçi düşmanıdır, grev yasakçısıdır. Memleketin başkentinden, bürokrasinin başkentinden, emeğin başkentinden Türkiye’deki bütün emekçilere sesleniyorum; mutlaka sendikalı olun! En kötü sendika sendikasızlıktan iyidir. Sendikalara üye olun ama böyle dedim diye de en kötü sendikaya da gitmeyin, hakkınızı arayanlara sahip çıkın.”

İMAMOĞLU SİLİVRİDEN MEKTUP YOLLADI

Mitingde Ekrem İmamoğlu’nun Silivri’deki hücresinden yolladığı mektubu, CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol kamuoyu ile paylaştı. İmamoğlu, özetle şunları söyledi:

“Ankara, Cumhuriyettir. Ankara, bağımsızlıktır. Ankara, demokrasidir. Ankara direniştir. Ankara, milli iradenin kalbidir. Ankara, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. Milletçe, Cumhuriyet yolculuğuna Ankara’dan çıktık. ‘Ülke, saraydan değil Meclisten yönetilsin, bir kişinin değil milletin dediği olsun’ istedik. Milletin bu kararını içine sindiremeyenler, kendisini milletin iradesinin üzerinde görenler tarihin her döneminde oldu. Milletimiz, onların hepsine hadlerini bildirdi, yine bildirecek.

Yalnız Cumhuriyet Halk Partililere değil, tüm muhalif kesimlere yönelik büyük bir kuşatma var. İktidar, önümüzdeki seçimi, yargı eliyle, bugünden kazanmanın yollarını arıyor. Kurdukları masada, kendi belirledikleri rakiplerle yapılacak, göstermelik bir seçime milletimizi razı etmeye çalışıyor. Bu amaçla, önce milletin seçilmiş temsilcilerine diz çöktürmeye çalışıyorlar. Başaramayacaklar. İl Başkanımız Özgür Çelik İstanbul’da, Genel Başkanımız Özgür Özel tüm Türkiye’de partimizin mücadelesini onurlu, meşru ve güçlü bir şekilde yürütmeye devam edecektir.

Yargı kumpaslarıyla, belediyelerimizi, İstanbul İl Kongremizi ve partimizin Kurultayını lekelemeye çalışanlar, bize bulaştırmaya çalıştıkları iftira çamurunda boğulacaklar. Birleşe birleşe, direne direne kazanacağız. Bu, milletimizin kendi iradesine, kendi geleceğine sahip çıkma mücadelesidir. Demokrasiyi koruyamazsak, seçimlerin anlamı kalmazsa, milletçe tarihsel kazanımlarımızı yitiririz, geriye büyük bir yıkım kalır. Siyasi yelpazenin neresinde olursak olalım; bu ülkenin geleceği adına hayallerimiz ne olursa olsun, çok önemli ve acil bir ortak görevimiz var: Milletimizin seçme ve seçilme hakkını eksiksiz kullanabilmesini sağlamakla yükümlüyüz. Tüm siyasi partileri, sivil toplum kuruluşlarını, işçi ve işveren örgütlerini ‘seçim güvenliği ve demokrasi’ görevinde birlikte hareket etmeye davet ediyorum. Çok geç olmadan, hep birlikte, ortak akılla, ortak kuvvetle hareket edelim, demokrasiye, hukuka ve Türkiye’ye sahip çıkalım.”

#CHP #“Büyük Ankara” mitingi #Özgür Özel #Ekrem İmamoğlu #Slivri #mektup
Sonraki Haber